Sahile gelmek

HAKİKAT AŞKIYLA hemhal olmuş Rumi ne öz ve özgün söylemiş; “Denizde inciler derinde olur, çerçöp sahilde olur”

Susmak ve düşünmek geliyor sadece; derinlikte sükûn, sükûnda derinlik. Sahil kalabalık, sahil gürültülü, sahil sathi, sahil kirli…

Zahir sahilinde inci bulunmaz; batının kalbinde, kalbin batınında yetişir inci. Zan sathiliği, gıybet çerçöpü içinde yetişmez; incinir de kaçar öylesi kirlerden. Saklanır, gizlenir, derin dehlizlere girer; onu arayacak âşıkları bekler, arınmışlara açar bağrını, beklentisizleri bekler hakikat kapısında…

Derinlere girmek boğmaz; sahil çöplüğü boğar insan-ı kâmili. Kemal kulaçlarla çıkılır inci yolculuklara; önyargı ağırlık, son yargı ağırlık, zan ağırlık, gıybet ağırlık. Bunca ağırlık kemali batırır, hakikat dengesini bozar, ahengi yitirir.

Dalgalar sahili istediği kadar vursun, istediği kabar kabarsın, istediği kadar gürleşsin; ele bir inci gelmez, gönle bir hakikat incisi düşmez. Gürültü kirliliği, kirlilik gürültüsü… Boş gürleme, boşuna gürleme…

Günleri sahilde geçirmek, gündemle yatıp kalmak, kim ne demişle geceyi gündüzü bitirmek; bir inci elde etmeyi bırak, bir incir çekirdeğini doldurmaz. O incir çekirdeği ne inci hakikatle dolu hâlbuki.

Çekirdeğin derinliğine inmek; meyveli ağaca ulaştırır, hakikat meyvesini yedirir. Yıldız hakikatlere, atom derinliğine inilerek çıkılmıyor mu?

Hem kevni kâinat bir sahil; derinlik onun esma taliminde, melekût okumalarda. Kalp ile kâinat ahenkle karşı karşıya geldiğinde, hayat sahiline inci hakikatler vurmaya başlar; derinlik temiz, sahil temiz; zahir temiz, batın temiz; şuur temiz, şuur altı temiz, evvel temiz ahir temiz…

Ahenk bozucu, sahil kirletici nefsi üflemeler, zanlı zulümler; hakikat rüzgârıyla savrulup atılmıştır. İnci nesim rüzgârlar esmese, esma talimiyle boşluklar doldurulmasa, melekût şevkler olmasa, karşı şeytani rüzgâr; yine zanna bulaştırır, gıybete duçar eder, en yakın yoldaşını tenkit ettirir, çelme taktırır, uhuvveti bozar, muhabbeti kırar.

Beşer olma hasebiyle, bazen sahilde, bazen denizin derinliklerinde geziniyoruz. Celaleddin Rumi gibi hakikat aşkında yansak, sahile derinliklere adam götürmek için geliriz, o zaman sahiller de temizlenir.

  15.04.2013

© 2021 karakalem.net, Hüseyin Eren



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut