Şanslı gününüz hangisi?

ŞANS, AYNI zamanda şansızlığı barındırır içinde… Şanssızlık da şans kapsamı içindedir; birbirine dönüp dolan dolaplar gibidir ikisi… İkili adımlarla beraber yürürler umut ve umutsuz yollarda; ne birinden vazgeçilir ne de diğerine kavuşulur…

Gitmek ve kalmanın zorluğu gibi hayatın dişlileri arasında sıkışıp kalırlar çoğu zaman… Tam yakalanacağı zaman umut, dağlarının ardına gider; yeni tırmanış ve kayışlara gebe bırakır… Bıraktığınız yerde bulamazsınız; vefasız sevgili gibi serap ışıklara tutunup gider… Kavurucu çöl yalnızlığını aşmadıkça, açmaz kendini… Kolay değildir ona kavuşmak; adı üzerine şans değildir…

Bedel dağları, uğraşı denizleri, gayret ovaları geçilmedikçe şans çiçeği açmaz; ya da açmadan solar… Sığ umutların dumanı tüter uzak dağlardan; ne bir aydınlık verir, ne de ısıtır… Derinlerden gelen umut volkanı dağları sarsar, değişim depremleriyle yeni şekil verir düşünce ovalarını, duygu nehirlerini; Yeri yeniden şekillendirir…

Küçük istekleri kavuşmayı şans saymak ne büyük şansızlık… Küçük tepeleri geçmeyi başarı sanmak gibi küçük isteklerle avunmak; ne büyük küçülüş… Hiçbir şeyi küçük görmemek; parçadan bütüne giden yolu bulmak şans… Şansızlıksa, parçada ya da bütünde kalmak; ikisi arasında gidiş geliş yolları açamamak…

Açılan her günü en büyük şans görmek, batıp da giden günden ufuk açıcı dersler çıkaramamak; beyaz ve siyah kadar berrak bir şans ve şansızlık… Ömrü, uçarı ve küçük işlerle öldürmek; hayat şansını iyi değerlendirememek… Küçük değerleri bulup biriktirmek; ömrü dolu dolu yaşama şansını yakalamak…

Şans bir zaman kapıyı çalmıyor, her zaman çalıyor; sesini duyan, rengini görenler için… Her an bir şans, değerlendirmeden giden anlar da şansızlık… Kederde takılmak şansızlık olmadığı gibi, sevinçte boğulmak da şans değil… Durmadan değişime dönerek yeni keşif yolculuklar yapmak şans; Yeni seslerde duymak, yeni renkler görmek, değişmeyen gerçeği bulmak…

Avuçlarının içinde görmek galaksileri; yıldızlarda kendi aksini seyretmek… Değişime dönüp duran fakat değişmeyen ayla, her gece yüzleşebilmek; Siyahını ayıklamak, beyazını berraklaştırabilmek şans, şansızlıksa yere bakıp yürümek ve bir tümseğe takılıp düşmek… Düştüğü yerden kalkıp da yürümeyi de bilmiyorsa hayat şansını öldürmüştür; sönmüştür umut ışığı, bitmiştir ümit denizi…

Doğduğunuz yıl, ay, gün, saat, dakika, saniye sizin en büyük şans numaranız; öldüğünüz saniye, dakika, saat, gün, ay, yılı ikinci en büyük şans numarası yapmanız arada geçen numaraları boşa harcamamanıza bağlı… Her numara hem şansa, hem şansızlığa hamile… Numaralarda saklı sonsuzluğu görmek; şansın yaver gittiğinin göstergesi…

Bugün şanlı gündesiniz.

  25.07.2011

© 2021 karakalem.net, Hüseyin Eren



© 2000-2021 Karakalem Yayıncılık Ltd. Şti.
Tel: (0212) 511 7141  GSM: (0543) 904 6015
E-mail: karakalem@karakalem.net
Program & tasarım: Orhan Aykut